Neden rüyada gördüğümüz nesneleri yorumlamak durumunda kalıyoruz ve neden mesajları direkt alamıyoruz. Aslında bu tamamen beynimizin çalışma yapısı ile ilgili, insan beyni duyduklarını hatırlamak konusunda pek başarılı olmayabilir ancak gördüğmüz şeyleri hikayeleştirdiğimizde bunları unutmamız mümkün olmuyor. Bunu yazılı şekilde izah etmek ne kadar mümkün bilemiyorum ancak sizi hayal etmeye davet ediyorum, gözlerinizi kapatıp hayalini kurduğunuz bir senaryoyu unutmadığınızı farkettiğinizde, rüyada gelen mesajları neden nesneler ve renkler aracılığıyla bir senaryo içerisinde aldığımızıda farkedeceksiniz.
Peki nesneler nasıl oluşuyor?
Nesneler aslında bizim yaşarken kullanma amacımıza göre anlam yüklediğimiz şeyler. Örneğin rüyada at yada kuş görmek.. At bizim için bir araçtır aynı zamanda at sahibi olmak aslında basit bir iş değildir bir zahmeti bulunmaktadır ve atlar sahiplerine sadık hayvanlardır. Bunların tamamı rüyada aldığınız mesaja en uygun nesneyi zihninizde oluşturmanızı sağlıyor, eğer bir yolculuk edecekseniz yolculuk için gerekli olan nesneleri rüyanızda görmeniz gerekir. Veya gizli bir düşman söz konusu ise, bunu zihniniz düşmanlık ve saldırı ile eşleşen nesne ile birleştiriyor ve rüyada yılan görmeniz yada saldırgan bir köpek görmeniz şeklinde görüntü oluşuyor.
Bununla birlikte, rüyada mesajları nesne ve renkler şeklinde algılamamız tamamen bizim zihin yapımızla ilgili, zihin yapısı gelişmiş ve takva anlamında yüksek mertebede olan kişilerin rüyalarında nesnelerden ziyade mesajları daha net aldığını bilmekteyiz. Bu noktada size Muhhiddini İbn-i Arabi’yi okumanızı tavsiye edebilir.